Sunday, March 31, 2019

çocuklarda obezite

OBEZİTE
Şişman çocukta beslenme tedavisinin temel ilkesi çocuğun normal büyüme ve
gelişmesi için gereken enerji ve besin öğelerinin sağlanmasıdır. Çocuğun
yaşına uygun miktarlarda besin gruplarından sağlanan günlük enerjinin % 55-
60’ı karbonhidratlardan, % 12-15’i proteinlerden ve % 30’u yağlardan
sağlanmalıdır. Böylece çocuğun daha önce tüketmiş olduğu fazla enerji,
sınırlanmış ve besin tüketimi dengelenmiş olacaktır. Ancak gerekli
durumlarda uygulanabilecek daha sınırlı diyetlerin 5 yaşından önce
uygulanması sakıncalıdır.

OBEZ ÇOÇUKTA BESLENME ÖNERİLERİ:

● Çocuklar düzenli bir şekilde öğün tüketmeye alıştırılmalıdır.
● Kahvaltı etme alışkanlığı mutlaka kazandırılmalıdır.
● Günlük beslenmesi içerisinde besin çeşitliliği sağlanmalı, tüm besin
gruplarına yer verilmelidir.
● Hazır meyve suları, şekerli, kolalı, gazlı içeceklerden uzak tutmalı,
yeterli su içme alışkanlığı kazandırılmalıdır.
● Yemek, ödül ya da ceza olarak kullanılmamalı ve yemek yemesi
konusunda çocuğa baskı yapılmamalıdır.
● Televizyon ya da bilgisayar karşısında yemek yenilmemelidir.
● Süt ya da yoğurt-meyve, ekmek-peynir gibi sağlıklı ara öğünler
oluşturulmalıdır.
● Çocuğun, ilgisine ve yaşına uygun bir egzersiz programına katılması
sağlanmalıdır.
● Aynı anda birden fazla yeni yemek yerine, her seferinde bir tane yeni
yemek sunun.
● Yeni yiyecekleri en sevdiği yiyeceklerin yanında sunun.
● Yiyeceklerin yanında içecek tüketmemesine gayret edin.

ÇOCUKLARIN TÜKETMESİ GEREKEN BESİNLER

Proteinler:
Protein; çocuğunuzun hücre gelişiminde, enfeksiyonlarla
savaşmasında ve oksijen salınımında oldukça önemlidir. Protein değeri
yüksek olan besinler:
● Kırmızı et
● Hindi
● Balık
● Kurubaklagil
● Kinoa
● Yumurta

Karbonhidratlar:
Karbonhidratlar, vücudun en önemli enerji kaynağıdır.
Çocuk beslenmesinde; şeker oranı düşük, lif açısından zengin
kabonhidratlara yer vermek gerekmektedir.
● Yulaf ezmesi
● Tam buğday spagetti
● Çavdar, çok tahıllı veya tam buğday ekmeği

Yağlar:
Sağlıklı yağlar çocukların gelişiminde önemli rol oynar.
● Zeytinyağı
● Doğal tereyağı
● Yağlı tohumlar (fındık, fıstık, badem)

Kalsiyum:
 Kemik ve diş gelişiminin olmazsa olmazlarındandır. Kan dolaşımı,
kas ve kalp fonksiyonları için de oldukça önemlidir.
● Süt
● Yoğurt
● Peynir
● Tofu

Demir:
Sağlıklı kan dolaşımının anahtarıdır.
● Kırmızı et
● Ciğer
● Tam tahıllılar
● Fasulye
● Kuruyemişler

Tuzu kısıtlayın: Bir çay kaşığı tuz, yaklaşık 2.300 mg sodyum içerir. Fast
fooddan, işlenmiş ve paketlenmiş besinlerden çocuğunuzu uzak tutun.
Konserveler veya dondurulmuş yiyecekler gizli sodyum içerir. Konserve
yerine yiyecekleri mevsiminde tüketme alışkanlığını çocuklarınıza
kazandırmaya gayret edin Kızartmaları mönünüzden çıkarın. Sodyumu
azaltılmış tuzları kullanmaya gayret edin.

Diyetisyen Didem Temizyürek Tayfur

Çocuklarda Besin Alerjileri

Besin Alerjisi nedir?

Besin alerjisi bağışıklık sistemimiz tarafından besinlere karşı anormal yanıtın verilmesiyle ortaya
çıkmaktadır.
Klinik olarak belirtiler hafif (ürtiker vb) olabildiği gibi yaşamı tehdit eden ağır reaksiyonlara
da (anafilaksi) yol açabilmektedir.
Besin alerjisinin gelişimi bağışıklık sistemimizin besinlerdeki proteinleri tehdit unsuru olarak algılayıp bunlara karşı IgE tipi antikorlar üretmesi ile başlar.
 Duyarlı olan bireyler aynı besinle karşılaştığında daha önce oluşmuş olan IgE antikorlarına bağlanır ve mast hücrelerinden başlıca histamin olmak üzere birçok maddenin salınmasına neden olur. Klinik bulgular işte bu maddelerin etkisine bağlı olarak gelişmektedir.

Besin alerjileri daha çok çocukluk döneminin sorunlarından birisidir.
Anne sütü alan bebeklerde
genellikle ek gıdalara başladıktan sonraki dönem ciltte ürtiker, kızarıklık, ya da egzama şeklinde
ortaya çıkabilir.

Besin alerjilerini çoğu aşağıdaki besinlere karşı gelişmektedir. Ancak tüketilen her besine karşı alerjik
reaksiyonların gelişebileceği unutulmamalıdır.

● İnek sütü
● Yumurta
● Balık
● Yer fıstığı
● Kuruyemişler (fındık, ceviz, antep fıstığı, vb)
● Kabuklu deniz ürünleri
● Soya
● Buğday
● Bakliyatlar
● Susam

Besin alerjileri çocuklarda daha sık görülür.
Bazı besinlere karşı gelişen alerjiler zaman içerisinde düzelme eğilimindedir. İnek sütü, yumurta gibi besinlere bağlı alerjiler yaşa bağlı olarak geçebilir,
yer fıstığı, balık, kabuklu deniz ürünleri ve kuruyemiş alerjileri çok uzun yıllar hatta yaşam boyu devam edebilir.

Besinlerin içerdiği protein yapısındaki alerjenler diğer alerjenler ile benzerlik gösterir.
Örneğin polen alerjisi olan hastalarda bazı meyvelerin (kivi, muz, elma, şeftali vs) tüketimi ile ağızda ve boğazda kaşıntı, ödem meydana gelebilir.

Çapraz reaksiyon sonucu gelişen bu klinik tablo oral alerji sendromu
olarak tanımlanmaktadır.

Besin alerjilerinin gelişiminde rol alan IgE dışı mekanizmalara bağlı gelişen semptomlar daha geç
ortaya çıkarlar. Örneğin bebeklerde ek gıdaya geçme döneminde kusma, ishal, kanlı mukuslu
dışkılama hatta su kaybına neden olabilen reaksiyonlar gelişebilir.
 Kanlı, mukuslu dışkılamanın ön planda görüldüğü tip alerjik proktokolit, besin alımından birkaç saat sonra sürekli kusma ile karakterize hastalığa Besin proteinlerinin tetiklediği enterokolit sendromu (FPIES) denir.
Bu duruma inek sütü, soya, yumurta vb karşı vücudumuzun verdiği geç tip alerjik yanıtlar neden olmaktadır.

Besin alerjileri sindirim sistemimizde yemek borusunu da (özafagus) etkileyebilir.
 Alerjik
reaksiyonlarda çok önemli rolü olan eozinofiller’in yemek borusunda yoğun birikimine bağlı olarak
çıkan bu tablo eozinofilik özafajit olarak adlandırılmaktadır.
 Çocuklarda reflü semptomlarına benzer şekilde kusma, yutma zorluğu ve kilo alamama şikayetleri görülebilir.

Bu hastaların bir çoğunda besinlere karşı alerjik reaksiyon gelişmektedir. Ayrıca ailesel alerji öyküsü
de (astım, alerjik rinit ya da egzama) bulunmaktadır.

Hangi Yaşlarda Ortaya Çıkar?

Besin alerjileri her yaşta ortaya çıkabilir. Yumurta akı, inek sütü, soya, buğday, mercimek allerjileri
genellikle 1 yaştan önce bulgu vermeye başlarken, et ve kuruyemişlere bağlı allerjilerin daha geç
çocukluk döneminde başlayabileceği bilinmektedir.

Besin Alerjisinin Belirtileri Nelerdir?

Bir besin alerjisi belirtisi kendini besini aldıktan sonra yaklaşık 30 dakika içerisinde gösterir. Belirtileri çeşitli olabilmektedir.

Hafif-Orta Alerjik Reaksiyon
● Ağızda karıncalanma
● Vücutta kızarıklık veya kurdeşen
● Yüz, dudak ve göz şişmesi
● Kusma
● İshal
● Karın ağrısı


Şiddetli Alerjik Reaksiyonlar (Alerjik Şok-Aşırı Duyarlılık)
● Zor ve/veya hırıltılı nefes alıp verme
● Dil şişmesi
● Boğazda şişlik veya gerginlik
● Konuşmada zorluk veya ses kısıklığı
● İnatçı öksürük
● Bilinç kaybı
● Özellikle çocuklarda, deride solgunluk ve sarılık

Besin Alerjilerinde Nasıl Tanı Konulmalıdır?

Tanı için çocuğun şüpheli besini tüketmesini takiben her seferinde yakınmaların ortaya çıkması
gerekir.
Alerji deri ve kan testlerinde saptanan pozitif reaksiyon ile besin alerjisi tanısı kesinleştirilir.

Alerjik besinin kesin olarak saptanamadığı durumlarda doktor kontrolü altında “besin karşılaşma
(besin provokasyon) testi’’ yapılır.
 Bu testte şüpheli besin az miktardan başlanarak artan dozlarda
çocuğa yedirilerek yakınmaların ortaya çıkıp çıkmadığı saptanır.

● Tüketilen besinin içeriği ve miktarı,
● Belirtilerin ortaya çıkış ve düzelme zamanı,
● Daha önceden ve daha sonra benzer reaksiyonların olup olmadığı
● Belirtilerin özellikleri (Fotoğraflamak tanımı kolaylaştırabilir!) iyi bilinmelidir

Besin Alerjisi Tanısı Kesinleşmiş Hastada Beslenme Tedavisi

Çocuğun alerjik olduğu besin ve ürünlerinden kaçınması reaksiyonları önlemenin tek yoludur
 Çok az miktardaki besinlerin tüketilmesiyle bile şiddetli reaksiyon olabileceği için mutlak kaçınma şarttır.
Önemli bir besin diyetten çıkarılmışsa beslenme bozukluğunun önlenmesi için diyetin
düzenlenmesi gereklidir.

İnek sütü alerjisi olan bebeklerin beslenmesi çok önemlidir.
 Hayatın ilk altı ayı içerinde anne sütü tek başına yeterlidir. Anne sütü yetmiyorsa veya 6 aydan sonra inek sütünün yerini tutabilecek, normal büyüme ve gelişmeyi devam ettirecek ancak süt alerjeni içermeyen mamalar kullanılmalıdır.

Bu mamalar gideren artan koruyuculuk sırasına göre şunlar olabilir:
İleri hidrolize mamalar
Aminoasit bazlı mamalar
Soya mamaları (6 aydan küçük bebeklere önerilmez)
İnek sütüne alerjik bebeklerin %30-50 kadarı soya bazlı mamalara, %10 kadarı da ileri hidrolize
mamalara reaksiyon gösterir. Bu çocuklarda esansiyel aminoasit mamaları verilmelidir.
Bu özel
mamaları yeterince alamayan bebeklerin diyetinde diğer protein ve kalori kaynaklarının arttırılması ve mutlaka kalsiyum ve vitamin desteği verilmesi gereklidir.

Besin alerjisi olan hastalarda önlemler

● Besin alerjisi tanısı konulan hastaların yakınları belirtilerin tanınması ve gerekirse acil
tedavisi konusunda bilgilendirilmelidir.
● Anafilaksi gibi ciddi reaksiyonu olan hastalara adrenalin otomatik enjektörü verilmeli ve
kullanımı konusunda eğitilmelidir.
● Her hastaya acil eylem planı düzenlenmeli.
● Besin alerjisi olan çocuk okulda arkadaşlarının yiyeceklerini paylaşmamalıdır.
● İşlenmiş, dondurulmuş veya paketlenmiş gıdalar gizli besin proteinleri içerebilir; alışveriş
sırasında besin etiketleri ve içerikleri dikkatle okunmalıdır.
● Restoranlarda yenen yemeklerde de gizli besin alerjenleri olabilir; hazırlayan kişilerden
yiyecek içerikleri hakkında bilgi alınmalıdır.



diyetisyen Didem Temizyürek Tayfur

buğday alerjisinde yasak besinler

Un (zenginleştirilmiş yüksek proteinli, yüksek glutenli ya da tam buğday unu)
● Durum buğday ve durum unu
● Ekmek ya da tahıl extratı içeren besinler
● Gluten içeren besinler
● Kepekli besinler
● Bulgur, irmik, makarna, erişte, kuskus
● Malt içeren besinler
● Buğday nişastası
Ürün Etiketinde Dikkat Edilmesi Gerekenler
● Hidrolize protein
● Doğal ya da yapay buğday aromaları
● Modifiye edilmiş besin nişastası
● Soya unu
● Jelatinli bitkisel nişasta
● Surimi halinde getirilmiş balık

yumurta alerjisinde yasak besinler listesi

Yumurta
● Köfte
● Omlet
● Menemen
● Krep
● Mayonez
● Beze
● Pankek, muffin, sufle
● Unlu mamüller
● Dondurma
● Makarna ve erişteler
● Galeta unu ile yapılmış ürünler

● Makaron
● Tartar sos
● Marşmelov
● EGG
● Albumin
● Livetin
● Lizozim
● Vitellin
● Ova- veya ovo- ile başlayan içerikler
● Lesitin
● Yapay tat vericiler
● Doğal tat vericiler

inek sütü alerjisinde yasak besinler

nek sütü, keçi sütü
○ Yoğurt
○ Tereyağı, Margarin
○ Labne
○ Ayran
○ Boza
○ Dondurma
○ Kefir
○ Peynir
○ Salam, sosis, sucuk
○ Peynir altu suyu
○ Çökelek
○ Kaymak
○ Lor peyniri
○ Süzme peyniri
○ Kaşar peyniri
○ AVM'de satılan hazır etler, köfteler

○ Bisküvi
○ Gofret
○ Kraker
○ Lolipop gibi sütlü şekerler
○ Beşamel sos
○ Krema ve ekşi krema
○ Kremalı çorbalar
○ Galeta unları
○ Tarhana çorbası
○ Salep
○ Muhallebi
○ Sütlaç
○ Güllaç
○ Kremşanti
○ Süt tozu
○ Kahve kreması
○ Milkshake

○ Süt protein hidrolizatı
○ Kazein
○ Kazein hidrolizatı
○ Laktabumin
○ Laktabumin fosfat
○ Laktibol monuhidrat
○ Peynir altı suyu (whey)
○ Peynir altı suyu protein hidrolizat

○ Laktoferrin
○ Laktoz
○ Galaktoz
○ Laktuloz
○ Diasetil
○ Rakaldent
○ Rennet kazein
○ Tegatoz

obezitede öneriler

Çocukluk çağı ve adölesanda obezite tedavisindeki temel amaç kilo vermekten ziyade beslenme ve egzersiz alışkanlığı kazandırmak olmalıdır.

Hastalar öğün atlamamalıdır,
 televizyon karşında beslenme önlenmelidir.
Çocukların aile ile birlikte aynı sofrada beslenmesi sağlanmalıdır
 Arada alınan atıştırmalar ve abur cubur tüketimi önlenmeli
sebze ve meyve içeren
 posalı ve kuru baklagilleri içeren yiyeceklerin tüketimi sağlanmalıdır .
 Hastaların düşük enerjili, çabuk kilo verdiren moda diyetlere yönelmesi engellenmelidir.
 Ödül olarak yüksek kalorili yiyeceklerin tüketilmesi önlenmelidir

bebekler ilk 6 ay yalnızca anne sütü almalı, 6 aydan sonra ek gıdalar ile birlikte anne sütüne devam edilmelidir.
Glisemik indeksi yüksek olan gıdalar diyetten çıkarılarak ve porsiyon boyutları azaltılarak hızlı enerji alımı sınırlandırılır.
Diyet sebze ve meyveden zengin olmalıdır.

Günde en az 1 saatlik fiziksel aktivite önerilmelidir.
Bu aktiviteler çocuklar için eğlenceli ve yaşına uygun olmalıdır.
diyet ve egzersiz birbirinin tamamlayıcısıdır .

Obezite riskini artırdığı için televizyon, bilgisayar günlük kullanımı 2 saat ile sınırlandırılmalıdır.

Saturday, March 30, 2019

iştahsız çocuk

Acıkmasını sağlamak için:

 Öğünler arası 3-4 saat olmalı,
 Genellikle 3 ana öğün ve 1 ikindi ara öğün verilmeli
 Öğünler arasında  atıştırmasına izin vermemeli
 Öğünler arası meyve suyu ve süt tüketmesine izin vermemeli
 Susadığında sadece su vermeli.

Demir eksiliği anemisi iştah azalmasına neden olur.


Çocuğun beslenme sırasında aile masasında diğer bireylerle aynı öğünde yemek yemesi uygun beslenme alışkanlığının gelişmesi açısından gereklidir.
Öğünlerde çocuğun kalabalık ortamlarda bulunmasının, beslenme üzerine olumlu etkileri olduğu belirtilmiştir
vitamin ve mineral desteği yapılmasının iştahı olumlu etkilediğine dair kesin bir kanıt bulunmamaktadır, hatta gereksiz vitamin ve mineral kullanımı toksik etkilere neden olabilir.



İştahsız Çocuk İçin Ailelere  Öneriler:

*Süt, kola, meyve suları, çay, su gibi içeceklerin tüketim sıklığı ve miktarı belirlenmeli yemek öncesi ve yemek sırasında alımları kısıtlanmalıdır
*Besinler çocukların yiyebileceği türden ve çocuğun öncelikleri dikkate alınarak hazırlanmalı ve yemek sırasında çocuğun kendisinin yemesi teşvik edilmelidir
*Yemek porsiyonları çocuğun isteğine göre ayarlanmalıdır
*Öğün sırasında teklif edilmiş olan bir besin çocuk tarafından reddedilmiş ise farklı besin denenmeli ve ısrarcı olunmamalıdır.

*Besin belirli aralıklarla, zaman içinde çocuğa tekrar teklif edilmelidir
*Çocuğun öğün saatleri düzenli olmalı, çocuk aile bireyleri ile aynı anda sofraya oturmalıdır.
*Öğün aralarında iştahını kaçıracak tatlı (şeker ve çikolata) besinler verilmemelidir. Bu konuda aile bireyleri kararlı olmalıdırlar
*Çocuğun tabağı çocuğun ilgisini çekecek şekilde süslenmeli, kendisinin seçim yapmasına izin verilmelidir
*Yemek sırasında çocuğun yemeğe ilgisini azaltan televizyon kapalı tutulmalıdır
*Çocuğun beslenmesinin kalabalık ortamda, çocuklarla birlikte yapılması beslenmeyi olumlu etkileyebilir.
*Vitamin ve minerallerin eksiklik durumları dışında verilmesi önerilmemektedir
*Az yiyen çocuklar için öğün sayısı artırılmalıdır.

*Gerekirse öğün içeriği modüler beslenme ürünleri ile zenginleştirilmelidir
*Çocuğun bakımını üstlenen kişilere eğitim verilmeli,beslenmede yanlışlar uygun bir şekilde anlatılmalıdır.
*Anne ve bakıcı kişi bebek beslenmesinde çocukla devamlı ilişki içinde olmalı ve beslenme sağlıklı şekilde sürdürülmelidir .

kaynak:
Güncel Pediatri 2011; 9: 79-84


çocuklarda bağışıklık sistemini güçlendiren besinler

çocuklarda bağışıklığı güçlendirmek için önerilen besinler:

1- ev yoğurdu, kefir , ayran gibi probiyotikten  zengin gıdalar
2-C vitamini: turunçgiller, kivi, kuşburnu gibi meyveler, maydanoz,
3- omega3 ten zengin balık, semiz otu
4- soğan, sarımsak gibi doğal antibiyotik özeiiliği olan besinler, sarımsağı yağda kavurarak değil de yemeğe çiğ olarak katmak etkisini arttırır.
5- yumurta kaliteli bir protein kaynağıdır.
6-kuruyemişler:  ceviz badem, fındık
7-yulaf :beta glukan ve çinko içerir.
8 -selenyum : antioksidandır:Balık, hindi eti, kuzu ciğeri, yumurta ,ceviz .fındıkta vardır..
9-çinko: ıspanak, yumurta,et, yogurt, süt, ceviz, badem, fındık.
10- Dvit: yağlı balıklar, yumurta sarısı, süt, peynir
11-E vit: zeytin, zeytin yağı, kuruyemişler, yeşil yapraklılar
12- A vit: karoten içeren havuç. trabzon hurması, kuru kayısı, kırmızı turp, kırmızı lahana, pancar.
13- Demir: et, ciğer, kuru üzüm, kuru baklagiller, yumurta, yeşil sebzeler

Friday, March 8, 2019

beslenmede en iyi ve en kötü 10 besin


Sağlıklı beslenmede

 En iyi 10 besin:

 1-   Koyu yeşil yapraklılar: ıspanak, marul, maydanoz, roka, tere, fesleğen, nane, kekik, kuzukulağı, dereotu.
 2-Soğan, sarımsak, pırasa,  
     3-   Baklagiller: mercimek, nohut, fasulye,
     4-   Meyveler: özellikle koyu kırmızı- mor nar, çilek, pancar,mor lahana,domates, turunçgiller...
5- kuruyemişler: Özellikle de ceviz, fındık, badem,antep fıstığı
6- Tohumlar: kabak çekirdeği ve ay çekirdeği, susam, keten tohumu. kavrulmamış olanı tercih edilir.
7- Lahana grubu: Beyaz, karalahana, karnabahar, brokoli
8- Balıklar: özellikle yağlı küçük balıklar.hamsi ,istavrit gibi.
9- Yumurta. serbest dolaşan tavukların yumurtaları.
10- Yoğurt ,kefir, ayran : Ev yapımı probiyotikten   zengin ev yoğurdu.,

 En kötü 10 besin:
1-   her türlü şekerli besinler
2-   Çin tuzu denen monosodyumglutamat eklenen her türlü besin hazır çorba vs.
3-    İşlenmiş beyaz undan yapılan beyaz ekmek, fırın-pastane ürünü atıştırmalıklar ve paketlenmiş atıştırmalıklar.
4- gazlı içecekler: gazozlar, kolalı meşrubatlar, buzlu çaylar ve endüstriyel limonatalar.
5- Cipsler ve özellikle de fastfood zincirlerinin patates kızartmaları.
6- Kızartılmış her türlü yiyecek, yanmış unlu besinler kızarmış ekmek gibi
7- İşlenmiş etler salam ve sosis, tütsülenmiş etler.
8-  Aşırı tuz eklenmiş gıdalar. 
9-Fast food tarzı beslenme, hamburger gibi
10-hazır meyve suları






aynısefa çiçeği

calendula officinalis: dahili olarak ağiz boğaz agrısında , mide ülserinde harici olarak yara iyilesmesinde kullanılır. boğaz agrısında 1...