T.C. Sağlık Bakanlığı Neonatal Tarama Programı Genelgesi ile 2006 tarihinde Neonatal Tarama Programı ile yenidoğanların Fenilketonüri ve Konjenital
Hipotiroidi açısından taranmasını başlatmıştır.Daha sonra 2008 de Biyotinidaz taraması da tarama
programına eklenmiştir. 2015 tarihinden itibaren de Kistik Fibrozis taraması dahil edilmiştir.
Yenidoğan taraması için kan örneği, ideal olarak doğumdan
sonraki 3.-5’inci günler arası alınmalıdır. Tarama programı kapsamında doğan
her bebekten doğumu takiben 48 saat sonra ağızdan beslenmenin ardından topuk kanı örneği alınmalıdır.
Konjenital
Hipotiroidi:
Yenidoğan döneminde en sık karşılaşılan endokrinolojik
sorundur.
Tiroid bezinin yetersiz
çalışması sonucunda troid hormon yetersizliği vardır. Bu hastalıkta başlangıçta bebeklerin
tamamında hastalığa ait herhangi bulgu yoktur. Eğer erken teşhislr tanı konulmassa kalıcı zekâ geriliği kaçınılmazdır. Hastalığa
ne kadar erken tanı konulur ve tedavi başlanırsa tedavi o kadar başarılıdır.
Özellikle ilk bir iki haftada tedavi başlananlarda sonuçlar çok iyidir.
Fenilketonüri:
(FKU) kalıtsal metabolik bir
hastalıktır. Bu hastalıkta bir protein fenilalanin kanda birikir ve geriye dönüşümsüz
beyin hasarına neden olur. Erken tanınıp tedavi edilmesse ağır zihinsel gerilik
olur. Türkiye’de , bu hastalık sıktır.Hastalığın sık görülmesinin edenleri
akraba evliliklerinin yüksek oranda görülmesidir.. Türkiye’de her 100 kişiden
4’ü FKU taşıyıcısı durumundadır. Hastalığın erken tanınması ve uygun diyet
tedavisi ile zekâ geriliği önlenebilir.
Biotinidaz
Eksikliği:
Biotin, B vitaminlerinden biridir, enerji sağlar ve büyüme
için gereklidir. Biotinidaz eksikliği yediğimiz yiyeceklerden biotini
serbestleştirmek için gerekli olan enzimi etkiler. Biotinidaz eksikliği olan
kişi yiyeceklerinden biotini serbestleştiremediği için biotin vücut tarafından
kullanılamaz. Biotinidaz eksikliği anneden veya babadan geçebilen kalıtsal bir hastalıktır. Aile bireyleri daha önceden
klinik bulgu vermese de enzim eksikliği riski taşırlar. Biotinidaz eksikliği
tedavi edilmezse bebekte kas zayıflığı, işitme kaybı, görme (göz) problemleri,
saç dökülmesi, deri döküntüleri, havale (kasılma-nöbet), gelişme geriliği gibi
problemler gelişebilir.
Kistik Fibrozis:
Kistik Fibrozis esas olarak akciğerleri ve sindirim
sistemini etkileyen genetik bir hastalıktır.
Kistik fibrozis hastalığı
hem anneden hem de babadan gelen genlerin birleşmesi ile ortaya çıkar. Kistik
fibrozisli bebeklerde hastalık bulgularından en sık olanlar tekrarlayan akciğer
enfeksiyonları ve yedikleri besinleri yeterince sindiremedikleri için yağlı pis kokulu dışkılama ve yetersiz kilo almadır.
Bu tarama testinin pozitif olması bebeğin kistik fibrozis
olduğu anlamına gelmez. Bebekte kistik fibrozis hastalığı olup olmadığının
anlaşılabilmesi için başta ter testi olmak üzere diğer bazı testlerin de yapılması gerekmektedir.
Erken tanı alan kistik fibrozisli hastalar uygun diyet,
ilaçlar ve fizyoterapi ile tedavi edilmektedir. Kistik fibrozis hastalığının
kesin tedavisi olmamakla birlikte her geçen gün bulunan yeni tedaviler
sayesinde hastalar daha uzun ve sağlıklı bir hayata sahip olmaktadır.
No comments:
Post a Comment